Dünkü basın toplantısında yaptığı açıklamalara yönelik atılan manşetleri düzelterek konuşmasına sürekli İnce, şunları söyledi:
“LAFLARIMI ÇARPITMAYIN”
* Geçen Günkü basın toplantılarında yanlış manşetlerle duyurulan iki konuyu önce bir düzelteyim. Bunlardan birisi ‘ben o 6 ’lı masada olsaydım orayı dağıtırdım ’ manşeti böyle atıyorlar. Niye lafımı hatalı, yarım yazıyorlar onu anlamadım.
* Cümlemi bitmiş ediyorum, Adana ’daki yerel basına da güveniyorum. O 6 ’lı mutabakatta Atatürk yok, laiklik yok onun için dağıtırım dedim. Atatürk olmayan her yeri dağıtırım, uzlaşmaya varmam. bir kere burayı bir düzeltelim. Orada niçin Atatürk değil, onu söyledim. Lafımı yetkisiz yazmışlar.
* İkincisi ‘İktidarın Rusya – Ukrayna Savaşı ’na Muharrem İnce ’den destek ’ öyle demedim. Bakın sürükleyici yazın tekrar söylüyorum.
* Denge politikası ya da etkin açık sözlülük politikası namına ne derseniz deyin. 1940 ’da İsmet Paşa 2. Dünya Savaşı ’na girmemek için bu politikayı uyguladı. ‘Önce İsmet Paşa ’dan bir özür dileyin ’ dedim. Burayı yazan yok. Özgür bir medya, konuşan bir üniversite, konuşan bir sivil toplum bunlar olmadan olmaz. Yeniden söylüyorum laflarımı çarpıtmayın.
“YAKINDA SU VE İLAÇ PROBLEMİ GELİYOR”
Türkiye ’nin yakında su ve ilaç problemiyle aleyhinde karşıya kalacağını dile getiren İnce, şöyle devam etti;
* Geldiğimiz noktada yiyecek problemimiz var, güvenli yiyecek problemimiz var, enerji problemimiz var. Yakında su problemimiz olacak ve yakında tekrar bir ilaç problemimiz olacak.
* Dört konu; gıda, su, enerji, ilaç. Uyarı görevimizi Memleket Partisi olarak Türkiye ’yi karış karış gezerek yapıyoruz. Yakında su problemi geliyor. Su kanunu çıkmazsa ciddi bir su sorunu yaşayacağız.
“GÖBEK ATMADIKLARI KALDI”
* Enerjimizde dışa bağımlıyız. Savaştaki Ukrayna ’dan, savaştaki Rusya ’dan ayçiçeği gelecek diye, buğday gelecek diye göbek atmadıkları kaldı, havai fişeklerle karşılayacaklar. Eyvah günah yok mi? Bak bu ülkenin en bereketli topraklarındayız, Çukurova ’dayız.
* Ne yazık oysa anlayamadıkları yer şurası; buğday da, şeker pancarı da, gündöndü de, pamuk da bununla beraber bir silahtır silah. bununla beraber savaş hemencecik, kıtlık hemen bunlar bir silahtır. Bunu anladıkları gün iş işten geçmiş olacak, bunu öğrenemediler.
“ONLAR SEKRETER, BAKAN DEĞİL”
* Tarım Bakanı falan değişmiyor yanlış anlamayın, pek büyük hayaller beklemeyin. Tarım Bakanı aynı kişi arkadaşlar. Enerji Bakanı, Tarım Bakanı, Ulusal Eğitim Bakanı, Hak Bakanı aynı kişi bir kişi; Recep Tayyip Erdoğan.
* Bakan falan değişince bir şey olmayacak yani. Onlar sekreter, bakan falan değil. Evvelden deve dişi gibi bakanlar vardı, onlar bitti, onlar değil. Her şeye Erdoğan karar veriyor bu ülkede. Yasama o, yürütme o, adalet o.
“AKILLI EVLATLARA ‘GİDİN ’ DİYOR, 250 BİN DOLARI VERENE VATANDAŞLIK VERİYOR”
* Biz 100 yıllık bu Cumhuriyet ’te şu ilkeyle büyüdük; ‘Beni Türk hekimlerine itimat edin ’ Derhal geldiğimiz nokta ‘gidebilirsiniz, buyurun gidin ’ diyor. Ben de bir tweet attım çok beğendi millet. ‘Doktorlara gidin diyeceğine sen doktora git ’ dedim.
* Bakın doktorlar kimdir? Bu memleketin zeki evlatlarıdır. Bizim çocuklarımız bunlar, bizi çare edecekler. Çocuklar, öğrencilerim gitmek falan değil, nereye gidiyorsunuz ya bu memleket bizim. Beraber kalkındıracağız bu memleketi.
* Memleketin zeki evlatlarına ‘çekin gidin ’ diyor, 250 bin doları verene yurttaşlık veriyor. Suriyeliye yurttaşlık verecek, Afganlara yurttaşlık verecek, 250 bin dolara konut alan birine yurttaşlık verecek. Kendi evlatlarımızı göndermeye çalışıyor. Çocuklar gitmek değil, geçecek bu günler merak etmeyin, çözeceğiz biz bu işi.
“GAZİANTEP ’TEN ADANA ’YA GELENE DEĞIN HESAP ŞAŞIYOR”
* 2021 yılında 739 bin gündöndü ve 821 bin ton ham yağ ithalatı yapmışız. 1.5 milyar dolar para vermişiz. Yazık günah. Türkiye ’de tarımda 4 milyar litre mazot kullanılıyor, 25 liraya yaklaştı mazot, 10 lirasını devlet karşılasa 40 milyar TL yapar. 14 ’e bölsen yine de hesap yapamıyoruz artık.
* Bir hesap yapıyorum Gaziantep ’te, Adana ’ya gelene değin şaşıyor. 14,68, 14,88 oluyor, bütün hesaplar alt üst oluyor. Benim matematik bile yetmiyor buna, Recep ’in ancak hiç yetmez zaten. 3 milyar dolar para yapar. 3 milyar doları Türk çiftçisine versen ne ayçiçeği dileneceğiz ne buğday dileneceğiz. 3 milyar doları Türk çiftçisine vermiyor, 50 milyar dolar parayı Suriyelilere veriyor.
“ENFLASYONDA NEREDEN NEREYE”
* Nereden nereye diyordu. 2002 ’de iktidara geldiklerinde enflasyon 29,7. 2022 Şubat ayında yalancı TÜİK ’in enflasyonu bile 54,44. Bakın ekmezsen dikmezsen, tarlayı sürmezsen sorunu çözemezsin. Bu iktidar da bu muhalefet de marketten başlıyorlar.
* Biri diyor stokçular, öbürü marketlere mektup yazıyor ucuza ver, gelince hallederiz diyor. Oğlan Almanya ’dan gelecek, para getirecek vereceğim diyor. Sorunu bilmiyorlar. Sorun rafta yok, sorun tarlada. Öğrenemediniz bunu.
“BUĞDAY ÜRETİMİN ARTMIYOR AZALIYORSA AÇ KALIRSIN”
* 2002 yılında Türkiye Cumhuriyeti 19,5 milyon ton buğday üretmiş. 2021, 17 milyon 650 bin ton üretmiş. Eğer 20 yılda nüfus artmasına karşılık, 5 milyonda Suriyeli olmasına karşılık senin buğday üretimin artmıyorsa, azalıyorsa sen aç kalırsın aç. Rusya ’dan gemi gelsin diye yalvarırsın.
* Önce ekeceksin, önce ektireceksin, mazotu ucuza vereceksin, tohumu ucuza vereceksin, gübreyi, ilacı ucuza vereceksin. İkisi de marketçi bunların, işin sonundan başlıyorlar. Düğmeyi hatalı iliklersen yukarı dek yanlış gider.
“ÜRETİM OLMADAN OLMAZ”
* GSMH ’nin yüzde 1 ’i tarıma verilecekti, kanun var bu konuda. Dinleyen yok. Yalnızca tarım sektöründe örümcek ağı teoremi vardır. Örümcek ağı teoremi şudur; ürünün üretimi yüzde 10 azalırsa, 100 üreteceğine 90 üretirse, bunun fiyatı iki katına çıkar. 5 liraysa 10 lira olur. Bir tek tarımda böyledir. Bunu bilmeyecek değin cahil ahali bunlar. Cahil diyorum sonra mahkemeye veriyorlar. Bunu bilmiyorlar çünkü. Imal olmadan olmaz. Gereksiz Yere söylemiyoruz ne Cumhur ne Insanlar tek yol Memleket diye.
“HERKESE TASARRUF VAR, TBMM ’YE CUMHURBAŞKANLIĞI ’NA DEĞIL”
* 2021 ’de Türkiye ekonomisi yüzde 11 büyüdü, tarım yüzde 2,2 küçüldü. Ulusal gelirde tarımın payı Erdoğan iktidara geldiğinde yüzde 12 ’ydi, bugün Türkiye ’de tarımın payı yüzde 6 ’nın aşağı. Tasarruf genelgesi yayınlıyor. İki yer hariç. TBMM ’ye tasarruf değil. Cumhurbaşkanlığı ’na tasarruf değil. Herkese tasarruf var, bak ırk arabaları çalıştıramamış, çiftçi deposuna mazot koyamamış, cümbür cemaat tasarruf ediyor. Fakat parlamento ve Cumhurbaşkanlığı hariç, genelge böyle.
“BİR KEZ DAHA UYARIYORUM”
* Derhal bu ülkenin verimli topraklarında, Çukurova ’da yakında mayısta buğday hasatı başlayacak. Bu verimli topraklardan bir kere daha uyarıyorum ülkeyi yönetenleri. Yiyecek sorunumuz böyle giderse derinleşecek, enerji sorunumuz derinleşecek, su sorunumuz derinleşecek, ilaç sorunumuz derinleşecek. Dördünde de kriz yaşayacağız.
“HAYVAN YEMİNE KOTA İNEKLERE REJİM YAPTIRACAKLAR”
* Uyarıyorum; hayvan yemine kota getirmeyi düşünüyorlar, ineklere rejim yaptıracaklar. Sen 1 kilo yiyeceksin diyecek, yarın 750 gram. Danalara diyet yaptıracaklar ya. Ve sonradan çıkıp şunu derlerse şaşırmayın. Danalar çok yağlanmasın, sizin sağlığınıza hasar vermesinler diye perhiz yaptırdık derler. Oraya gidiyor bu meslek.
* Bakın uyarıyorum. Ukrayna ’ya, Rusya ’ya yoksul kalmamak için, bir bu tarımda ithalat işinden vazgeçin. Bu tarımda ithalat sopasını çiftçiye kullanmayın, çiftçiyi destekleyin. Bakın buğday ihalesi yaptınız geçen yıl Türk çiftçisinden 2,25 ’den aldınız. Ukraynalı ’dan şu anda 6 liraya alıyorsunuz.
“SULANDIRMA YATIRIMLARINI TAMAMLAYIN”
* Bakın buğday ihalesi yaptınız geçen sene Türk çiftçisinden 2,25 ’den aldınız. Ukraynalı ’dan şu anda 6 liraya alıyorsunuz. Eyvah günah. 6 lirayı Ukraynalıya vereceğinize 6 lirayı Adanalı Ahmet Amcaya verseydiniz de seneye daha fazla ekseydi. Sulama yatırımlarını tamamlayın diyorum. Yeniden söylüyorum. GAP dedim KOP dedim Bunları tamamlayın diyorum. Sulama yatırımlarını tamamlamazsanız başımız belaya girer su sorunu yaşarız.
“KOPYA SÜRÜKLEMEK SERBEST”
* Memleket Partisi ’nin şu an yeni kurulan bir parti olduğu için projelerinden yararlanabilirsiniz. Tüm partilere sesleniyorum. Kopya sürüklemek serbesttir. Alın kullanın bunları, teşekkür ederiz biz size. Proje bizimdir demeyiz, her geçen gün projemizi ben açıklıyorum, iki ay daha sonra bir başka parti açıklıyor. Teşekkür ediyorum bu ilgilerinden dolayı. Her Tarafta söylüyorum bakın, bundan fazla memnunuz biz. Manâlı olan memleketin sorunlarının çözülmesidir.
“YANLIŞ ANLAMIŞLAR”
* Su sorunu diyerek, define arazisi diyerek anlattık fakat yanlış anlamışlar, yetersiz anlamışlar. Tarım envanterini bir lahza önce çıkarın, Türkiye ’nin elinde ne var ne yok bir görelim. Ürün planlamasına bir lahza önce geçelim. Nerede, ne dek, hangi üründen ekeceğiz bunu bilelim. Adana ’da ne kadar ekeceğiz, Kahramanmaraş ’ta ne değin ekeceğiz, Gaziantep ’te ne ekeceğiz, Konya ’da ne ekeceğiz, Edirne ’de ne ekeceğiz bunu bilelim. Bir envanterimiz olsun.
“ÇİFTÇİYE DOLARLA MAHSUL GARANTİSİ VERECEKSİN”
* Mahsul garantisi vereceksin çiftçiye kardeşim ürün garantisi. Hastane yapan müteahhitte hasta garantisi veriyor musun, veriyorsun. Köprü yapan müteahhitte geçme garantisi veriyor musun, veriyorsun. Havalimanı yapana uçma garantisi veriyor musun, veriyorsun. Çiftçiye niye vermiyorsun? Hem de dolarla vereceksin dolarla.
* Çanakkale Köprüsü ’ne zam geldi mi, geldi. Nasıl geldi, daha geçmeden geldi. Bakın bugün Çanakkale Köprüsü ’ne sabahleyin girseydin, yolun ortasında zam gelmişti. Övündüğün bütün hizmetlerin dolarla. Çiftçiye de alım garantisini dolarla vereceksin. Ha aç kalmak istemiyorsan. Aç kalırım diyorsan verme. Sürekli düşer buğday üretimi, gemi beklersin Karadeniz ’de, İstanbul Boğazı ’nın girişinde.
“UCUZ ET YEMEK İSTİYORSAN BUNLARI YAPACAKSIN”
* Büyükşehir Yasası tarım alanlarını mahvetti. Hemen bu yasayı denetlemek lazım. Bunları niçin anlatıyorum. Meralar niçin önemli. Hepimiz yiyecek sıkıntısı yaşayacağız, hepimiz pahalılık yaşıyoruz. Markete girdiğimizde ucuz peynir yemek yemek istiyorsak, ucuz et yemek istiyorsak, ucuz ekmek elde etmek istiyorsak buradan başlamalıyız. Üretimden başlamalıyız.
* Bakın söylüyorum Türkiye ’de hayvancılıkta her doğan 5 buzağıdan biri ilk 4 ayda ölüyor. Ya Tayyip Erdoğan ’ın işi gücü bırakıp bu buzağılarla uğraşması lüzumlu. Ben cumhurbaşkanı olsaydım her 5 buzağıdan birisi neden ölüyor ya öldürmeyeceğiz bunları, veterinerler göreve. İlaç vereceğiz, niye? Ee ucuz et yemek yemek istiyorsan bunu yapacaksın. Yahut gidersin Sırbistan ’dan et alırsın.
* Tüm bu konuşmalarım, tarım, hayvancılık, akaryakıt, elektrik, hap tüm bu konuşmalarım gizli gelirlinin, işçinin, fukaranın, emeklinin mutfağıyla ilgilidir, tenceresiyle ilgilidir. Kadınlarla ilgilidir, tencerede aş mı pişiyor, taş mı pişiyor, tencerede et mi kanıyor, dert mi kanıyor kadınlar bilir. Onu ucuzlatmak için tarladan açmak lazım.