Memleket Partisi Genel Başkanı Muharrem İnce, partisinin 58 il başkanı ve ilçe başkanlarıyla Ankara ’da düzenlenen yeni yıl yemeğinde bir araya geldi. İnce burada yaptığı konuşmada, ekonomiden, tarıma, TBMM Bütçe görüşmelerinden çok maaşlı eski vekillere değin çoğu konuya değindi.
‘SORUN KENDİNİ EKONOMİST SANMAN ’
“19 yılın sonunda Nasreddin Öğretmen fıkrası gibi oldu” diyen İnce, “Önce eşeği kaybettiriyor, daha sonra bulduruyor. Dolar 18 liraya çıkarken ortalıkta değil. 11 liraya zihin ben düşürdüm diyor. 2002 ’de 1,6 ’dan aldın doları. Sonra dövize yatırım yapan yaya kalır dedin o vakit dolar 3 liraydı. 2018 ’de meydanlarda benimle yarışırken 4,50 ’ydi. 3 yıl de 18 liraya çıkardın. Büyük ekonomist! Kendine ekonomist demende bir sorun değil da, kendini ekonomist sanman sorun” diye konuştu.
‘MEĞER DIŞ GÜÇLER YOKMUŞ ’
İktidarın kur politikasındaki değişkenliğe dikkat çeken İnce, “Kıymetli Türk lirası önemlidir, bir ülkenin parasının itibarı o ülkenin itibarıdır dediler. Biraz zaman geçti “yüksek kur iyidir” dediler. Yüksek kur olacak, ihracat olacak, imal artacak, cari açık kapanacak. Sonra bu da değişti. Dolar garantili mevduat geldi. Faiz düşecekti olmadı. Git bankaya görürsün. Senin tabelada yazdığın 14 ’e benziyor mu? Git bankaya görür görmez anlarsın. Dış güçler vardı hani bizi kıskanıyorlardı. Meğer dış şiddet yokmuş. Tüm önlemler içeriye tarafından tasarı edilmiş” dedi.
İnce konuşmasına şu şekilde devam etti: “Ne yapacağımızı biliyoruz diyorlardı. Bütçe yokmuş, yönetmelik yokmuş apaçık. 4 gün önceden bunu yapacaklarını biliyorlarmış. Bunlar biliyorlarsa yandaşları da biliyor. Pazar akşamı ne dedi? “Benden faiz indiriminden diğer bir şey istemeyin.” 8 kez konuştu, 5 defa faiz düştü. Faizi indirince dövizin yükseleceğini çocuk bile biliyor. Benden faiz indiriminden başka bir şey beklemeyin çağrıda bulunmak şu demektir; yeniden faizleri indireceğiz dolar fırlayacak demektir. Vatandaşa kazık attı kazık. Döviz alın dedi. Millet de aldı tabii. 16-17 ’den aldı. Resmi Olarak vatandaşa kazık attı. Türkiye ’nin gelmiş geçmiş en büyük faizcisi Erdoğan ’dır. Faiz lobisi diyordu ya. Lobinin başkanı oldu”
‘BU İKTİDAR DA MUHALEFET DE MARKETÇİ ’
İktidarın da muhalefetin de “marketçi” olduğunu söyleyen İnce, “Bu iktidar da bu muhalefet de marketçi. Suçlu olarak marketleri görüyor. Biri mektup yazıyor, biri indirip yap diyor. Tamam yapsınlar. Sen niye doğal gaz da elektrik de indirim yapmıyorsun? Marketlere indirim yap diyorsun da köprülerde, otoyollarda neden indirim yapmıyorsun? Biri de mektup yazıyor, deftere yazın da iktidar olunca ödeyeceğim diyor. Böyle devlet yönetilir mi?” diye konuştu.
‘İDDİA EDİYORUM MİLLETE EN UCUZ EKMEĞİ BEN YEDİRİRİM ’
İktidarın da muhalefetin de sorunu anlamadığını dile getiren İnce, “Anlamıyorlar sorunu bilmiyorlar her ikisi de. İddia ediyorum; bu millete en ucuz ekmeği ben yediririm. Sofrada peynir var, zeytin var, yumurta var lakin baş köşede ekmek var, buğday var. Türkiye 2002 yılında 26 milyon 579 hektar bölge ekiyor. 2020 ’de 23 milyon 132 hektar alana düşmüş. Yani ekim alanları azalmış. Buğdayı 2000 yılında 9 milyon 400 bin hektar bölge ekiyormuşuz. 2019 ’de 6 milyon 800 bin hektar alanı ekmişiz. 2002 nüfus 65 milyon, şimdi nüfus 85 milyon. 7 milyon da mülteci var, 92 milyonluk Türkiye 6 milyon 8 bin hektar bölge ekerse bu yetmez. 2002 ’deki bölge kadar alanı eksek karnımızı doyurabiliriz” dedi.
‘EKİM ALANLARI AZALDI ’
Eksilen ekim alanlarına uyarı çeken İnce, “Ekim alanları azalmış, bunu çözmemiz gerekli. Köylünün, çiftçinin ekmesi lüzumlu. Niçin ekmiyor? Mazot, gübre, ilaç pahalı. Yapmamız gereken; 85 milyon hepimizin tarımı desteklememiz lazım. Yani bizim adımıza devleti yönetenler destekleyecek. Zekanı, aklını, bilimi kullanacaksın. Omuzlarının üstündeki çıkıntıyı şapka vestiyeri olarak kullanmayacaksın” diye konuştu.
İŞTE REÇETE
Çözüm reçetesini açıklayan İnce, “Söylüyorum kopya çekmek bağımsızlık. Yeter ancak sorunu çözsünler. 1) Çiftçiye ithalat sopasını kullanmayın. Paramız var alıyoruz demeyin. Bir gün kazanç paran olsa da alamazsın, satmazlar! 2) Havza bazlı üretime geçin. 3) Hâlâ sulamamızın yüzde 75 ’i barbar sulandırma. Acele bir su kanunu çıkarın. 4) GSMH ’nin yüzde 1 ’i tarımı desteklemeye ayrılır diye kanun var. Bunu derhal uygulayın. 5) Tohumda, gübrede, ilaçta, mazotta vergileri düşürün. 6) Çobanların sigortasını devlet ödesin. Tarımda çalışan kadınların sigortasını devlet ödesin. 7) Acele bir otlak kanunu çıkarmalıyız. Kaba yem ihtiyacımızı meralardan karşılıyoruz. 8) Ülke çapında gıda israfını durdurmak için acele bir kampanyaya ihtiyacımız var.
‘ESKİ AK PARTİ MİLLETVEKİLLERİ NE İŞ YAPAR ’
“Eski milletvekilleri AK Partiliyse ne iş yapar?” sorusuyla konuşmasına devam eden İnce, “Eski milletvekillerinden kırpıp kırpıp bakan yardımcısı yapıyorlar. Yetmedi rektör, büyükelçi. O da yetmezse yönetim kurulunun birine koyuyorlar. Havadan para. Eski milletvekillerine bu işleri yasaklayacağız. Vesayeti sona erdirmişler dürüst. Askeri vesayeti sona erdirdiler, kendi vesayetlerini kurdurdular. Bir Zamanlar her idare kurulunda bir general vardı. Hemen de milletvekilleri. General yiyince eleştiriyoruz da, milletvekili yiyince eleştirmeyecek miyiz? General de milletvekili de olmayacak o idare kurullarında” dedi.
‘BU DÜZENİ YIKACAĞIZ ’
İnce, “3B ’yi kuracağız. Bu toplumu barıştıracağız. Idareli olarak büyüyeceğiz ve adaletli bir şekilde bölüşeceğiz. 3H ’yi kuracağız. Hukukun üstünlüğü, hakkaniyet ve huzuru getireceğiz. Kolaylık olarak memlekette. Birbiriyle kavga eden, Salı ’dan Salı ’ya söz eden… Böyle bir siyaset değil. Ben bahis diyorum; Türkiye ’de bütçe uzmanıyım. 16 yıl parlamentoda ödev yaptım. O bütçe konuşmaları tamamen Türkiye beni tanıdı. Tüm tutanakları okudum. Dip yapmış siyaset, terbiye yok, zeka, espri değil. Kabalık, hoyratlık, lanlı lunlu konuşmalar, kavgalar… Siyaset şöyle olacak; böylece bir laf edeceksin fakat karşındaki yerine oturtacaksın. İnsicamını bozacaksın ama hakaret etmeyeceksin. Espri, zeka espri olacak. Hiçbiri kalmamış. Bütçe 38 gün plan bütçede, 12 günde genel kurulda konuşuldu. 600 milletvekili bütçenin bir noktasını, bir virgülünü değiştiremediler. Böyle bir düzen olmaz. Bu düzeni yıkacağız” diye konuştu.
‘KEŞKE MECLİS ’TE OLSAYDIM DA HADDİNİ BİLDİRSEYDİM ’
TBMM Bütçe görüşmelerine karşın eleştirilerine sürekli İnce, “Atanmış bir memur geldi. Cumhurbaşkanı yardımcısı. Milletten oy almamış bir memur. 600 milletvekiline, meclis başkanına ayar verdi. 3 senedir milletvekili değilim, o cumhurbaşkanı yardımcısı milletvekillerine akort verdiğinde keşke şu mecliste olsaydım dedim. Bir defa dedim 3,5 senede. Keşke şu mecliste olsaydım da şunun haddini bildirseydim. Bu düzenin adı demokrasicilik oyunudur. Bu düzeni yıkacağız” dedi. İnce, “Biz bambaşka şeyler konuşacağız. İklim değişikliği, mavi yeşil politikaları konuşacağız. Biz Türkiye ’de gençlere hoş hayaller kurduran bir parti olacağız” diyerek sözlerine devam etti.
‘YANKI-KIRIM DİYE BİR KABAHAT GELİYOR ’
Yakın bir gelecekte Türkiye ’yi bir risk beklediğini vurgulayan İnce, “İhracatımızın yarısını AB ’ye yapıyoruz. 5-10 yıl içinde almayacaklar. Şartlarımız yerinde olmayacak. Yeni bir kabahat tanımı var acilen. Siyasetçilerin haberi değil. Eko-kırım diye bir kabahat geliyor. Yani çevreye zarar verenleri kara listeye alacaklar. Senin ürününü almıyorum diyecekler. Bunu konuşmamız lazım. Biz geleceği konuşacağız. Nano-teknolojiyi, uzay madenciliğini, yanki kırımı konuşacağız. Kara parayla ilgili, yolsuzluklarla ilgili bir suç tanımı geliyor. Türkiye ’yi bunlara hazırlamamız gerekiyor. Gelecek seçimleri değil, gelecek nesilleri düşünen siyasetçiler olmalıyız. Bunu biz yapacağız” dedi.
‘BİZ DİĞERLERİNDEN FARKLIYIZ ’
Memleket Partisi ’nin diğer partilerden öbür bir parti olduğunun altını çizen İnce, “Biz diğerlerinden farklıyız. Otel lobilerinde, plaza katlarında, yabancı ülkelerin büyükelçilik koridorlarında kurulmadık. Burada hazine parası, belediye parası, müteahhit parası değil! Parayı nereden buldun diyorlar. İşte bu adamlarda buldum” diye konuştu.
İŞTE MEMLEKET PARTİSİ ’NİN YAPACAKLARI
“Biz Memleket Partisi olarak ne yapacağız?” sorusuyla konuşmasına devamlı İnce, partisinin yapacaklarını şu şekilde sıraladı:
“1) Devlete olan güveni baştan tesis edeceğiz. Bizim iktidarımızda TÜİK veri açıkladığında 85 milyon buna güvenecek. Bizim gençlik yıllarımızda herkes ÖSYM ’ye güvenirdi. Devlete güveni tekrar kuracağız.
2) Süratli, etkin, bağımsız, adaletli, düzgün bir hak… Yargımıza cümbür cemaat güvenecek. şu anda yargıya yargıçlar bile güvenmiyor.
3) Özgür bir medya düzeni kuracağız. Medyanın yüzde 90 ’ı iktidarın. Yüzde 10 ’u muhalefetin elinde. Ne yaparsam yapayım Ahali TV, KRT, TELE 1 ’e haber olamam ben. Niye? Muhalefet parasını kesiyor. Hazine partiye veriyor, parti de bunlara veriyor. Milletin kasasından sözde habercilik yapıyorlar. İktidarın medyası da prangalı, muhalefetin medyası da prangalı. Serbest bir medya düzeni kuracağız, bunların zincirlerini kıracağız.
4) Üniversite, konuşan bir üniversite olacak. Türkiye ’de bu değin hukuksuzluk var. Bir tane hukuk fakültesi dekanı çıkıp konuşmuyor. Birkaç tane rektör var… Torpilli rektörler, her akşam televizyonda iktidarı savunuyor, sözde parti sözcüsü gibi. Ne zaman kitap okuyor, ne vakit öğrencileriyle ilgileniyor belirli yok.
5) Transparan, hesap veren, hesap soran bir halk yönetimi.
6) Rekabete açık bir halk ihale kanunu.
7) TOBB gibi kurumlar var. Bunlar kanunla para topluyorlar. Cebren para alıyorlar, kasaları milyar dolar şu an. O kanunu değiştireceğiz. Üyelerden zor kullanarak para almayacağız. Kasalardaki paraları da üyelere aktaracağız. pek kolay.
8) Kamuda tasarruf. 150 bin makam arabulucu var. 50 bini lüks. 1 milyon liranın üzerinde. 50 lüks arabulucu derhal satacağız. 13 uçağın 12 ’sini satacağız. 1 tane uçak yeter cumhurbaşkanına. Sarayın ışıklarını yarıya düşürüp, gençlere AR-Ge merkezi yapacağız. Çankaya Köşkü ’nü Cumhurbaşkanlığı makamı olarak kullanacağız.
9) Öncelikli sektörlerimiz; turizm, tarım, tarıma dayalı sanayi, savunma sanayi ve dokuma. Bunları öncelikli sektör duyuru edip, devlet olarak destekleyeceğiz. Evet Türkiye ’de yüzde 90 yanlış işler yaptılar. ara sıra dürüst işler yaptı savunma sanayinde. Biz onu daha da geliştireceğiz. 5 yıldızlı demokrasi olmadan 5 yıldızlı turizm olmaz. Hedefimiz 100 milyon turist ve 100 milyar dolar turizmden kazanç.
10) Tasarım, moda ve film sektörünü destekleyeceğiz. Bizim dizilerimiz yurt dıştan fazla iş yapıyor. Genç nüfus bizde. Genç nüfusun olduğu yerde, tasarım, markalaşma, AR-GE olur. Gençler işsiz kalmayacaklar.
11) Merkez Bankası başkanım demeyeceğiz. Sayın Merkez Bankası Başkanı diyeceğiz. Para politikalarını orası yürütür. Niçin merkez bankası egemen olur? Çünkü siyasetçi yeniden tercih kazanmak isteyeceği için hatalı politika uygulayabilir. Günü kurtarmak isteyebilir. Merkez Bankası geleceği düşünerek sana hayır aramak için bağımsız olmalıdır.
12) Güçler ayrılığı, yasama. yürütme, yargı. Buraya gelebilmek için Siyasi Partiler Yasası ’ndan başlayacağız. Dikte Eden Kimse genel başkanlar olduğu sürece Türkiye ’ye demokrasi gelmez. Milletvekili adaylarını, belediye başkan adaylarını, belediye meclisi üyelerini bile genel başkan belirliyor. Bu sistemden demokrasi çıkmaz. Türkiye ’ye demokrasi getirmek için önce kendi partinde demokrasi olması gerekli. Bizde genel başkanı, cumhurbaşkanı adayını üyeler seçiyor. Tüm siyasi partilere sesleniyorum; genel başkan sultasına son verelim. Milletvekillerini özgürleştirelim. Gelirler mi gelmezler.
13) Bizim iktidarımızda döviz cinsinden borçlanmayı bitireceğiz. Konuşacağız köprüleri, otoyolları yapanlarla. Masaya baştan oturacağız.”