Greenpeace Akdeniz, Kuzey Ormanları Savunması, Türkiye Ormancılar Derneği, Yeşil Us Derneği, Kazdağı Doğal ve Kültürel Varlıkları Koruma Derneği, Değil Oluş İsyanı, 350 Türkiye, Youth for Climate, İklim Öncüleri ve TEMA üyeleri Beşiktaş Kartal Heykeli önünde eylem yaptı. Eylemde çevre örgütlerinin karşılıklı “Zeytinime Dokunma” bildirisi okundu. Greenpeace gönüllüsü Öykü Ay ve Kuzey Ormanları Savunması gönüllüsü Esra Balbay kadar okunan bildiride “Ölmez ağaç zeytin bir kere daha korkutma aşağı.
Türkiye ’nin zeytinlikleri, bir kere daha madencilik faaliyetleri için değil edilmek isteniyor. 1 Mart ’ta, Maden Yönetmeliği ’ne eklenen bir maddenin Resmi Gazete ’de yayınlanması ile zeytinlerin kömür madenciliği için değil edilmesinin önü açıldı.
Bu, zeytinliklerin kömür madenciliği için yok edilmesi ve iklim krizinin ana sebebi olan kömür yakımıyla elektrik üretimine bağımlılığın devam etmesi anlamına geliyor” denildi. Bildiride; bütün dünyanın terk ettiği çağ dışı bir enerji imal biçimi için zeytin ağaçlarımızın değil edilmesinin kabul edilemez olduğu vurgulandı.
BAKANLIĞA ÇAĞRI: GERİ ÇEKİN
Bu yönetmelik değişikliğinin “3573 sayılı Zeytinciliğin Islahı ve Yabanilerinin Aşılattırılması Hakkında Kanun”a da tutarsız olduğuna uyarı çekilerek Enerji ve Natürel Kaynaklar Bakanlığı ’na zeytinlerin sonu anlamına gelecek olan bu düzenlemeyi bir an önce geri çekmesi çağrısı yapıldı. Bildiride şunlar kaydedildi:
“Zeytin yaşamdır, gelecek garantimizdir. Zeytininin yasal koruması, bütün 20 yıldır farklı alanlara yönlendirilmiş yasa ve yönetmelik değişiklikler aracılığıyla ortadan kaldırılmaya çalışılıyor. Ama zeytinliklerimiz, dünyadaki zeytinlik alanlarının yüzde 8,3 ’ünü oluşturuyor. Zeytin ve zeytinyağı üretiminde bizi dünyadaki birincil 5 ülkeden biri yapıyor. 159,38 milyon meyve veren ağacı ile, geleceğimiz için gıda ve karbon yutağı anlamında iklim kriziyle önemli bir savunma mekanizması 320 bin aileye geçimini sağlama kaynağı sağlıyor.
Soruyoruz; maden ve enerji şirketleri imtiyazlı bir grup mu? Bu açıklamanın yazıldığı saatlerde, yeni bir yönetmelik değişikliği ile sit kapsamındaki koruma alanları üstünde de elektrik imal hatları dahil olmak üzere çeşitli altyapı inşaatları yapılmasının önü açıldı. Bu değişiklik, iklim krizi çağında doğal ve kültürel alanlar için bir koruma kalkanı olan sit kapsamının aşındırılması anlamına geldiği için endişe vericidir.”