Binlerce polis bu akşam sosyal medya üzerinden de olsa eyleme hazırlanıyor. Son yıllarda gitgide artarak çoğalan intihar olaylarıyla su yüzüne meydana çıkan sorunlarını iktidara duyurabilmek için Twitter ’de gündem yaratmaya çalışacaklar. Son eylemlerine 70 bin paylaşım olmuştu.
Eylemin liderliğini Faruk Sezer yapıyor. Sezer, engeller çıkarılsa da Türkiye ’de polislerin kurduğu Emniyet Sendikası ’nın Genel Başkanı…
Faruk Sezer, 10 kere mesleğinden atılmış, 10 kere hukuk savaşıyla geri dönmüş. Polis sadece Türkiye ’de değil, dünyada da sevilmeyen bir meslek diyecek kadar durumun haberdar, derdini anlatmak için sokağa çıkmış insanlara polisin aşırı orantısız kuvvet kullandığını kabul edecek dek da gerçekçi.
Faruk Sezer, akşam saatlerinde yapacakları eylem öncesi SÖZCÜ ’ye konuştu.
Fazla ağır egzersiz koşullarından, pandemide hayatını kaybeden yüzlerce polise, teknik takip odalarında peş peşe kanser olan meslektaşlarına, polis teşkilatında yaşananları çarpıcı bir dille anlattı:
EMNİYET-SEN DAVASI ANAYASA MAHKEMESİ ’NDE
Biz 2014 yılında Güvenlik Sen ’i kurduk. 2013 cenderesinin içinde, bilhassa Polis Sandığı ’nın aleyhinde bir nikah salonu tuttuk, genel kurul yaptık. Çankaya 1 numaralı Seçim Kurulu yürüttü. İki gün batmış dolu genel komite yaptık. Seçim Kurulu ’ndan mazbatamı aldım. Güvenlik Sen ’in seçilmiş hukuki başkanıyım.
Yan engellendik. Mahkemeye gittik. Sendika davamızı kazandık. Lakin ne eyvah ki emsal kararlar olmasına rağmen 15 Temmuz ’dan 15-20 gün önce Yargıtay bu kararı bozdu.O Yargıtay üyelerinin tamamı FETÖ ’den ihraç edildi fakat giderayak bizi tokadı vurmuş oldular. Konuyu 2018 ’de Tüzük Mahkemesi ’ne taşıdık. Yakında 4 sene her yerde olacak. Bu süreçte tüm şubeleri kapatmak zorunda kaldık.
“EMNİYETTE SİSTEMSİZLİK SİSTEM OLMUŞ, HER ŞEY İKİ DUDAK ARASINDA”
Güvenlik teşkilatının iki dudak aralarında çalıştırılma sorunu var. Hiçbir kanunu kuralı sistemi değil. Sistemsizlik sistem olmuş. Huzuru olmayan bir teşkilattan millete refah vermesini bekliyorsunuz.
Yalnızca biz değil, ombudsman kurumumuz bile Millet Denetçiliği Kurumu bile düzensiz, plansız ve çok çalıştırma sonucunda, polis teşkilatı mensuplarının ruh halinin bozulduğunu saptama etti. Bu fazla çalışmanın, yürek krizlerine erken ölümlere ve hatta bunalıma girip intihara yol açtığını raporlarına yansıttı.
“KUVVET ŞARTLARDA ÇALIŞITIRILAN POLİS VATANDAŞA DAHA ZALIM DAVRANIYOR”
O raporda bir tümce fazla muhabere; ‘Bu şartlar aşağıda çalıştırılan polislerin baski kullanmada da zalim ve gaddar olduğu anlaşılmıştır ’ diyor yani o haberlerde polis şöyle yaptı böyle yaptı okuyoruz ya.. .Bunun sebebinin bile bu olduğu fazla net ortaya konuluyor.
Millet Denetçiliği Kurumu ’nun yasasında, ilgili kurumun rapora cevabının bir sene içinde verilmesi zorunludur. TBMM ’de okunması şarttır. Fakat bu raporu kimse kaale almadı, kimse bunu araştırmadı. Çünkü konu polisti.
“SİZ YAPMAZSANIZ GERÇEKLEŞTIRMEK İSTEYEN BİNLERCE KİŞİ VAR”
Yıl olmuş artık 2021. Emniyet teşkilatında doğaüstü hal, herzamanki hale getirilmiş. OHAL ’de dahi bir yıl içinde 60 günden artı 12-12 çalıştıramazsınız. Ve tekrar tekrar 10 günü geçmemek zorunda.
Biz olağan bir yılda sıradan 150-200 gün 12-12 çalışıyoruz. Hatta, devlet memurlarının iş saati haftalık 40 saatken bizde alışılagelmiş 60. Bu normalin üzerine bir de maç, konser, miting, devlet büyüğü, misafir basın açıklaması, çelenk yatırma, ulusal bayram, dini bayram falan filan eklendiğinde polisin egzersiz aylık 300 saati geçiyor.
Yani herhangi bir devlet memurundan iki kat pozitif fakat bunun karşılığı para almayan, hiçbir iyileştirmesi olmayan bir teşkilat.
Tavır da şu: Siz yapmazsanız bu işi yapacak binlerce kişi var… Maaşıyla ödünü koparmak, ekmeğiyle tehdit etmek.
Ne yaparsan yap aşağılanmaya, ne yaparsan yap ekmeğinle tehdit edilmeye , sonunda haksız olmaya mahkum bir teşkilat.
Bu sistemsizlik huzursuzluğa daha ilerisi cinnet getirme ve intiharlara, müdahale ettiği olaylarda aşırı ve orantısız güç kullanmayla sonuçlanıyor.
ALMAN POLİSİNE ÜNİFORMA GİYMEK İÇİN MESAİDEN 1.5 SAAT
Almanya ’da bir polis dava açtı. “Ben polisim, devletin üniformasını giyiyorum. Kendime çekidüzen vermem süre gerektirir. Özbakımıma ayırmam gereken süre mesaiden sayılmalıdır” dedi. Uçuk bir talepti. Türkiye ’de deseniz sizi Bakırköy ’e kapatırlar. Mahkeme, 45 dakika mesai öncesi, 45 dakika mesai sonrası hazırlık süresini mesaiden saydı.
HANS ’LA HASAN ’IN FARKI
Türkiye ’de polis teşkilatında sistemsizlik sistem olmuş. Hans, Almanya ’da polis meslektaşı arkadaşına, “Gelecek sene Noel ’de Türkiye ’ye gidelim mi” diye soruyor, adam nöbet listesine bakıyor, tam bir sene sonradan o tarihte çalışıp çalışmayacağını söylüyor. Türkiye ’de Hasan soruyor, “Ahmet size çay içmeye gelelim mi?” diye soruyor. Hasan, “Hayırlısı” diyor…
“EMNİYETTEKİ ÖLÜMLERİN HİÇBİRİ DOĞAL ÖLÜM DEĞİL”
Zaten bunu kabul edelim; sadece Türkiye ’de yok, dünyada sevilmeyen bir meslektir polislik… Çünkü insanların hür alanlarına girdiği bahis edilir. Daha artı özgürlük için defalarca ahali polisle çatışır. Bu yüzden her kişi ve kurum kadar potansiyel muhalif olarak görülür. Memurun teşikilat içinde de bunu yaşaması bir press etkisi yaratıyor. Aşağı tükürsen sakal, yukarı tükürsen bıyık.
İçerde baskı, dışarda zorlama. Ne İsa ’ya ne Musa ’ya yaranamayan bir teşkilat.
Sonuçta çıkışı kaçışta arıyorlar. Kimi istifa kimi intihar olarak… Kimisi de hayatıyla ödeyerek…
Güvenlik teşkilatında ölümlerin hiçbirisi doğal vefat yok. Yürek krizinden öldü… Hayır yürek krizinden ölmedi yorgunluktan, uykusuzluktan, yılgınlıktan, boşvermişlikten, stresten artık vazgeçti… Yaşama sevincini kaybetti.
“KANSERE KARŞI TEKNİK ODALARA KAKTÜS KONULDU”
Kanserden öldü denenler var… Hayır. Neden son zamanda teşkilatta kanser vakaları arttı. Her emniyetin teknik büroları vardır. Buralarda elektronik ortamda teknik takipler yapılır. Buradaki radyasyon oranı fazla yüksek yok… Fazla çok çok yüksek… Yetkili kurumun raporunda bu açıkça ortaya konuldu.
Bu tespitin arkasından çözüm olarak ne yapıldı biliyor musunuz… Çözüm olarak teknik odalara kaktüs konuldu. Kaktüs radyasyonu emiyormuş. Hadi canım…
Son 1 yılda en az 11 arkadaşımız bu odalar sebebiyle hayatını kaybetti. Antalya ’da Asayiş Teknik Oda ’da görevli iki arkadaşımız bir ay arayla peş peşe hayatını kaybetti.
“COVID ’DEN 2 BİN POLİS ÖLDÜ”
Covid ’den ölen polis sayısı resmen 122 lakin ben iki bine yaklaştığını bahis ediyorum. Bunu nasıl tespit ettim söyleyeyim. Kendi özel gruplarımız, tayin gruplarımız ya da takip ettiğimiz sosyal medya gruplarımız var. benim sendikadan dolayı her ilde onlarca arkadaşım var.
Mesela resmi kayıtlara ölüm nedeni kalp krizi olarak geçiyor. Ama onun afiyet geçmişine baktığınızda ölümün coronadan kaynaklandığı ortaya çıkıyor. Sağlık Durumu Bakanlığımız öyle hesaplamıyor fakat tüm dünya böylece kabul ediyor.
NEDEN İÇİŞLERİ BAKANI BİR POLİS İÇİN “ÜZGÜNÜM” DEMİYOR
450 sağlıkçımız hayatını kaybetti Sağlık Bakanı ‘Bunu meslek hastalığı sayacağız ’ diye ortalığı yıktı… Ben de diyorum ancak, filyasyon ekibi falan diye bir şey yok… Polis gidiyor. İlk günler astronot gibi kıyafetlerle ekipler vardı. Onların hepsi Haziran 2020 ’de bitti. Filyasyon ve kontrolü yapanların tamamı polis. Polis ’in görevi mi bu.
Hatırlarsınız, geçtiğmiz sene hacdan gelmiş amcalarımız, polisin ağzına tükürüyordu. “Eğer ben corona ’ysam sende ol öl” diyordu. Buna maruz kalan polisti. Bu kameraya yansıyan kısmıydı.
Polis karantinada olması gereken kişiyi peşine düşüp takip ediyor. Kontrol etmesi gereken filyasyon ekibi gitmiyor, polis gidiyor. Bakıyor adam dışarda… Yaka paça adamı alıyor. Bütün tükürüğü, nefesi içine sürüklemek zorunda kalan polis.
Afiyet Bakanı, “Benim bir doktorum vardı. Ne dek önemli bir insandı” diyerek gözyaşı döke döke anlatırken, niçin iki bin polis ölmüşken bir İçişleri Bakanı çıkıp da “Derdi yalnızca bu milletin huzurunu karşılamak olan bir polisimi kaybettim” diye izah etme yapmıyor. Neden.
“TESTİ POZİTİF ÇIKIYOR ZOR KULLANARAK ÇALIŞTIRIYORLAR”
BUNUNLA BERABER testi pozitif meydana çıkan lakin ayakta atlatan polis arkadaşlarımızın çalışmak zorunda bırakıldıklarını da biliyoruz.
Polis, 90 ’lı yıllarda “Analar Skorsky doğurmaz” diyen o meşhur general gibi, bu teşkilatın mensupları mazlum Anadolu çocukları… Bu teşkilatın mensuplarını ne de olsa Anadolu ’da bu dek bağrı yanık var diyerek bu kadar kolay öldürmeyin. İşte bizim derdimiz bu…
“KOCAMIN ÖLÜMÜNDE SİZİN DE VEBALİNİZ VAR”
Ben bir ara sustum. 2019 Ocak ayında, “Benden artık bu dek” dedim. Ta ancak bu Nisan ayında bir bayan bana mesaj attı: “Benim kocam geçtiğimiz hafta intihar etti. 5-6 ay önce size mesaj atmış. Şimdi gördüm. Öldükten sonra telefonu incelerken… Emniyet teşkilatında amirlerinden zorlama gördüğünü, işkence gördüğünü falan yazmış… Siz ona dönüş deha yapmamışsınız, ya pek mi geçmiş olsun dahi dememişsiniz. Kocamın ölümünde sizin de vebaliniz var”
İşte ben bu mesajdan sonradan dedim oysa, “Sen bu işi bırakamazsın. Bu vebali artırmayalım.”
Bu yıl saptama ettiğmiz her rütbeden 103 arkadaşımız intihar ederek hayatını kaybetti.
Esas tespitimiz çok egzersiz ve buna alt olarak mobbing, bitkinlik, sosyal yaşam eksikliği, aile içi huzursuzluk…
Fazla sayıda polis hızla para kazanıp istifa etmek paşinde. Çok sayıda polis kripto işine borsa işine giriyor. Ve para kaybediyorlar. Kredi çekiyor vs.. Para kaybettiği zaman da meslek bu noktaya geliyor. Son damla eşiyle kavga olabilir. Lakin o noktaya taşıyan meslek hayatı her tarafında biriken sorunları…
Emniyet Sen Genel Başkanı Faruk Sezer
SAYILARLA POLİS
350 bin
Türkiye ’deki toplam polis sayısı
7 bin TL
Bekar yeni bir polisin aldığı maaş.
8 bin TL
55 yaşında üniversite mezunu 1 ’in 4 derecesinde bir polisin aldığı maaş.
112
Resmi rakamlarla Covid ’den vefat eden polis sayısı
2 bin
İddia edilen Covid ’den vefat eden polis sayısı
1900
Halen Covid tedavisi olan polis sayısı
88 bin
Covid tedavisi görüp iyileşmiş polis sayısı
103
Bu sene intihar eden polis sayısı