Kamera: Sinan TUNÇ
2022 ’nin birincil 2 ayı geride kalmışken, vatandaşın en fazla duyduğu kelimelerden birisi “zam” oldu.
Elektrikten doğalgaza, akaryakıttan gıdaya hemencecik her gün zam gelir oldu.
Vatandaş hissettiği enflasyonun yüzde 100 ’ün üzerinde olduğunu söylerken hayat pahalılığı Cumhuriyet tarihinin rekor seviyesine ulaştı.
İktidarın ekonomi politikaları sonucu yaşanan bu hesaplı kriz en fazla da rahat gelirliyi etkiledi.
Son fiyat artışlarından sonra sosyal yaşantısını sıfırlayan yurttaşlar bundan böyle en temel gıda malzemelerini zeka almakta zorlanır veya alamaz ışık halkası geldi.
‘Acaba bugün de zam gelecek mi? ’ korkusu dar gelirliyi yiyecek kuyruklarına girmek zorunda bıraktı.
Ekmek ve yağ ilk kez edinmek üzere bazı esas yiyecek ürünleri için metrelerce kuyruklar oluştu; azıcık daha ucuza alabilmek için izdihamlar yaşandı.
Ancak Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan ilk önce edinmek üzere iktidar yetkilileri durumun muhalefet kadar “abartıldığını”, herhangi bir yağ veya ekmek krizi yaşanmadığını öne sürdü.
SÖZCÜ muhabiri İstanbul Bakırköy Meydanı ’nda vatandaşa mikrofon uzattı, “Sizce vatandaş gıda kuyruklarından, hayat pahalılığından gereğinden artı mı şikayet ediyor?” diye sordu. Bahşedilen yanıtlar şöyle oldu:
“İNSANLARIN AKIL SAĞLIĞI BOZULDU”
Can Eren: “Aslında de olması gerektiği gibi davacı halk müziği. Çok güç dönemden geçiyoruz. Bir şey alamıyoruz, bir şey içemiyoruz. Bir kafeye oturmak, dışarıdan yemek yemek bile lüks oldu. İnsanlar bundan böyle evinden dışarı çıkmıyor. Kendimce vatandaşınki gayet sıradan bir şikayet, sitem. Fiilen şiddet dönemlerden geçiyoruz. Ülke aslında yönetilmiyor. Ne yapacağımızı bilmiyoruz. İnsanlar ne yapacağını, ne yiyeceğini bilmiyor. İnsanlar ne yapacağını şaşırdı, bu da insanların akıl sağlığını bozdu. İnsanlar yağın kalmayacağını düşünüyor ve kuyruklara giriyor. İnsanları bu hale getiren kişilerde yanlışlık var.”
“BİZ BUNLARI 1978-79 ’LARDA YAŞAMIŞTIK”
Ahmet Ertekin: “Biz bunları 1978-79 ’larda da yaşamıştık. ‘bir daha olmaz ’ dedik, 40 kat fazlasıyla geri geldi. Böyle giderse biz bunu zaman zaman yine yaşayacağız. Niye oluyor bunlar? Seslenmek ki yukarıdakiler keyfinde; biz aşağıda sürüm sürüm sürünüyoruz, sürünmeye de devam edeceğiz.”
“PATATES VE SOĞANA OYUMUZU SATTIĞIMIZDA BUNLARIN OLACAĞI BELLİYDİ”
Özgürlük Ekinci: “Biz sağlık çalışanlarıyız, evimizi zar kuvvet geçindiriyoruz inanın. 10 dakika arayla bir fiyatın değiştiğine tanık oldum. Eve gidip para alıp gelene dek yağın fiyatı 50 lira arttı. 164 liradan 204 liraya çıktı… (Böylesine günlerin yaşanacağı aklınıza gelir miydi hiç?) Ben 74 doğumluyum, böyle kıtlık görmedim. Varlık içinde kıtlık diyelim buna. Kendimce niye bu ayla geldik biliyor musunuz? ‘Altta kalanın canı çıksın ’ dedik. Hiçbir zaman oyumuza sahip çıkmadık. Referandumlarda sandığa gitmedik fakat bilmedik oysa bizim canımız bu değin yanacak. Patates ve soğana oyumuzu sattığımızda bunların olacağı belliydi zaten.”
“ONLAR EN YİSİNİ YAŞARKEN BİZ NIÇIN EN KÖTÜSÜNÜ YAŞAYALIM?”
Meliha Atacanoğlu: “Şikayetler gereğinden pozitif değil. Hatta daha pozitif olması gerekirdi. ben bir yurttaş olarak baştakileri kınıyorum. Çünkü Türkiye ’de olanlara karşısında oralı değiller. Kendileri ast sıcacık, huzurlu, hiçbir şeyi düşünmüyorlar fakat vatandaş her türlü sıkıntıyı yaşıyor. Bizim vergilerimizle ücret alıyorlar, bizim vergilerimizle rahat oturuyorlar; niçin sıkıntıyı vatandaş yaşasın? Niçin onlar en iyisini yaşarken biz en kötüsünü yaşayalım? Hayır… Ben 69 yaşındayım, bu yaşıma dek böyle bir dönem görmedim.”
“BÜTÜN TÜRKİYE GEÇİM SIKINTISI YAŞIYOR”
Hacer hanım: “Fiyatlar uçmuş. Her şey pahalı. (Hayat pahalılığı bütçenizi etkiliyor mu?) Nasıl Olursa Olsun etkiliyor. Maaşım masraflarıma yetmiyor. Evim kira, faturalar var, yüzde 96 engelliyim, yalnız yaşıyorum… (Geçim sıkıntısı yaşıyor musunuz?) Evet. Ayrıca de nasıl… Cümbür Cemaat yaşıyor, bezginlik yaşamış bir tek ben değilim. Türkiye (geçimini sağlama sıkıntısı) yaşıyor. (Ülkemizin bugünlere geleceği aklınıza kazanç miydi hiç?) Hiç gelmezdi…”
“HER ŞEY ZAM, HER ŞEY CEFA”
İsmini tahsis etmek istemeyen yurttaş: “Hepimiz şikayetçiyiz. İnsanlar çarşı pazar dolanıyorlar, geziyorlar; pahalılıktan nedeniyle hiçbir şey alamadan elleri bomboş dönüyorlar. Bu ortamda halinden memnun olan değil. Bu hükümetten hoşnut değiliz. Böyle olacağı aklımıza gelmezdi… Her şey zam, her şey acimasizlik… Ne yapacağız bilmiyorum. Bu memleketin hali nereye varacak anlamış değilim. Benim umudum gençlerde. Gençlerin bu ülkenin önünü açması lüzumlu. Çocuklarımızın, torunlarımızın geleceğini göz önünde bulundurmak gerekli. (Ülkemiz niçin bu hale geldi sizce?) Tek adam yönetiminden nedeniyle. Hiç kimse ses çıkaramadı, hiç kimse muhalefet yapamadı. Bundan nedeniyle da ülke bu duruma geldi.